Merhaba,
Bilgisayarlar, hayatımızdaki yerlerini gün geçtikçe güçlendirmeye devam ediyor. Aslında bu bir sebep değil sonuçtur. Bilgiye hızlı ulaşma isteği ya da hatalardaki insan faktörünün çokluğu, bizi bilgisayarlara iten temel faktörlerden sadece birkaçı.
Bilgisayarın icad edilmesi oldukça eskiye dayanmasına karşın, kişisel bilgisayarların hayatımıza girişi çok eskiye dayanmıyor aslında. İlk zamanlarda çok pahalı olan kişisel bilgisayarların ucuzlaması ve üzerlerinde kurulu olan yazılımların işe yarar olması süreci oldukça fazla zaman aldı. Bu süreç neredeyse donanım üreticileri ile yazılım üreticileri arasında bir yarış olarak geçti. Ancak son beş yıl bilgisayar destekli ev, ofis ve endüstri için çok önemli gelişmeler ile doluydu.
İlk zamanlar DOS ortamında hazırlanan yazılımların çoğunu kullanmak, aynı işi geleneksel yöntemlerle yapmakla hemen hemen aynı emeği gerektiriyordu. Üstelikte iyi ve işe yarar bir sistem kurmak oldukça pahalıya mal oluyordu. Bunun yanı sıra, işletim sistemleri hatalarla doluydu ve işi hızlandırmaktan çok yavaşlatıyordu. Bilirsiniz işte, zamansız çıkan mavi ekranlar. İlk üretilen bilgisayarların bir oda büyüklüğünde olduğunu hatırlatmak istedim.
Zaman içinde bilgisayarlar geliştiler ve ucuzladılar. Internet ve ağ teknolojileri sayesinde erişebilirlik ve paylaşabilirlik çok arttı. Buna paralel olarak yazılımlar da çoğaldı, yetenekleri arttı ve ucuzladılar. Birçok cihaz taşınabilir vaziyette ceplerimize ya da çantalarımıza girmeye başladı. Bu sayede günlük hayatımızda yaptığımız birçok şeyi bilgisayarlar ve yazılımlar bizler için kolaylaştırmaya başladılar. Bir kaç alanda bilgisayarların gündelik hayatımıza kattıklarına bakalım:
Tıpta; Teşhis, analiz, hasta kayıt, veri paylaşma ki tıpta çok önemlidir, ilaç, kimya v.b. alanlarda, veri tabanı, modelleme, analiz v.b. işlevlerle, insanların tamamen yapamayacağı birçok görevi üstlenmiş durumdalar.
Eğitimde; Internet, görsel malzeme, tarayıcılar, yabancı dil yazılımları, matematik yazılımları, fizik yazılımları.
Bilimsel araştırmalarda; analiz yazılımları, modelleyiciler, süper bilgisayarlar, süper magnetik sistemleri kontrol eden bilgisayarlar vb.
Evimizde; Internet, eğlence, iletişim ve belki biraz eğitim.
Endüstride; CAD, MRP, ERP ve çeşitli otomasyon sistemleri.
Alanları ve örnekleri artırabiliriz. Beş sene önce bu alanların çoğunu sayamazdık ve gene beş sene önce bilgisayarların yaptıklarını insanlar da yapar diyebilirdik. Ama şimdi bunu söylemek mümkün değil. Örneğin bir elektronik devreyi tasarlamak, işlemcilerin programını yazmak ve baskı devre tasarımlarını yapmak simülasyonlar olmadan mümkün değil. Bir tomografinin çekilmesi ve kağıda aktarılması bilgisayarsız mümkün değil. Yani, alışsak ta alışamasak ta bilgisayarlar hayatımıza girdiler ve bizlere çok yardımcı oluyorlar. Bizlere düşen görev de kendimiz başta olmak üzere, çocuklarımızı ve ülke çocuklarını bilgisayarlar konusunda eğitmek.
Bir diğer konu ise, son 1-2 yılda moda deyim haline gelen BULUT BİLİŞİM (Cloud computing). Bir cümleyle özetlemek gerekirse; büyük donanımlı, yüksek maliyetli sistemleri/bilgisayarları satın almak yerine, sadece kullandığınız kadarını ödemek. Böylece verilerinizin kendi bilgisayarınızda sürekli yedekleme, bakım, virüs gibi problemleriyle uğraşmak yerine, tüm bu işleri yapacak uzaktaki bir makineye bağlanmak en doğrusu.
Şöyle ki, server olabilecek nitelikte, üzerinde 16 işlemci, 5 terabyte harddisk, 16 gb Ram olan bir makineden bahsediyoruz. Üzerine bir de elektrik kesintisinde devreye girecek UPS (kesintisiz güç kaynağı), internet erişiminde Telekom kesildiğinde Superonline'ın devre gireceği bir load balance (yedekleme) sistemini firmanıza kurduğunuzu düşünün. Tabi, server'ın sizin mutfakta yer almayacağını düşünürsek, klimalı bir ortam, zeminden yüksekliği ayarlanmış bir oda, elektrik tesisatı vs. En iyi tahminle harcayacağınız para, 15 bin dolar.
Bunun yerine, bu işi profesyonel olarak yapan, veri merkezlerinde, ortalama 3-4 bin bilgisayarın bulunduğu, yüksek genişlikte internet hatları olan, elektrik ve UPS altyapısı kurulmuş, 7/24 hizmet veren kuruluşları seçmek, ve bilgisayarınız götürüp oraya teslim etmek, aylık da 300$'a bu işi halletmek mümkün.
Bulut bilişimin asıl mecrası tabi ki yazılımlar. Sabit sermaye yatırımlarının yüksekliğinin yanında veri güvenliği de bulut bilişimin tercih ediliyor olmasının temel sebeplerinden. Şöyle düşünün, firmanıza terminal cihazları ile çalışan, müşteriye kapıda elde makbuz yerine, cihazdan slip verebileceğiniz, sipariş ve müşteri girişleri için tablet, pc veya cep telefonlarını dahi kullanabileceğiniz bir program yazdırıyorsunuz. Yapacağınız yazılım ve donanım masrafı minimum 10 bin dolardır. Tabi böyle bir programı yazdırmak yetmiyor, yıllar içinde günün gelişen koşullarına göre yenilemek, güncellemek, yeni özellikler eklemek de gerekecek. Maliyete bunları eklemedik.
Böyle bir emek ve para harcamak yerine, bildiğiniz işte mesai sarf edip bu alanı da kendi alanının uzmanlarına bırakmak en doğru karar olacaktır.
Halı yıkama sektöründe bilgisayar kullanımı denilince ilk akla gelen tabi ki sipariş takip programları olacaktır. Ve bunların büyük bir çoğunluğu windows uygulamalarından ibaret. Yani, belli bir bilgisayara kurulmak zorunda olan ve o bilgisayar dışında başka bir yerden erişimin mümkün olmadığı sistemler. Bunun tabi en büyük dezavantajı, makine bağımlı olmanız. Geçen 3-5 yıldan sonra olası bir hırsızlık vakasında bilgisayarın çalınması, harddiskin bozulması, virüs gibi sebeplerle tüm verilerinizi kaybetmeniz olağan. Temeli windows uygulaması olan uygulamalarda, bazen mobil erişimler için (kısıtlı versiyonlarda) android uygulamaları yazıldığını da olur. Ama hiçbir android uygulaması, bilgisayarınıza kurulan uygulama kadar kapsamlı olmaz. Sipariş alırsınız ama son 6 aylık gelir takibi yapmak istediğinizde tekrar bilgisayarınıza oturmanız gerekecektir. Peki çözüm ne ?
Çözüm, son yılların en sofistike yaklaşımı olan internet uygulamalarıdır. Internet uygulaması şeklinde yazılmış CRM (Customer relationship management - müşteri ilişkileri yönetimi) projeleri, size istediğiniz bilgisayardan veya ortamdan tüm özelliklerini kullanabileceğiniz bir yapı sunar. Verileriniz kendi bilgisayarınız yerine güvenliği ve sürekliliği sağlanmış büyük serverlarda size ayrılan alanlarda durur. Böylece çalınan, bozulan bilgisayar durumunda, başka bir bilgisayara geçip kaldığınız yerden devam edersiniz.
Günümüzde, tüm eczanelerde kullanılan e-eczane, Turkcell'in tüm TIM'lerde (Turkcell iletişim merkezi) kullandığı müşteri ilişkileri yönetimi, e-devlet uygulamaları (mtv ödemeleri, e-fatura vs), internet bankacılığı gibi daha onlarcasını saymak mümkün.
Kamu ve özel sektörün, artık uygulama tasarlarken e-uygulama şeklinde modellemelerinin temelinde, kolay güncelleme ve veri kayıplarının önüne geçmek yatar. Windows uygulamaları işletim sistemi bağımlıdır, xp'de ayrı, windows 7 veya windows 8'de ayrı tepki verebilir. Internet uygulamalarında böyle bir problem oluşmaz. İstediğiniz işletim sistemi üzerinden herhangi bir tarayıcıdan erişimi sağlarsınız.
Türkiye'de İLK ve TEK internet uygulaması şeklinde tasarlanmış halı yıkama programı olan Halı Pratik, sahadaki yüzlerce terminal cihazı ile sektörde 7. yılını tamamladı. Biliyoruz ki alışkanlıkları değiştirmek çok zor, ama artık daktiloları bırakmanın vakti gelmiştir.
Halı Pratik